6 Nisan 2013 Cumartesi

"Yılan Madam" Catherina de' Medici ve Leonardo da Vinci


Küçük Catherina, Rönesans’ın ortasında bir “Medici” olarak dünyaya geldi.  Ailesinin sosyal ve politik konumu düşünüldüğünde ilerde kraliçe olması hatta kral naipliği görevini yürütmesi kaderinin gayet “normal” ve hatta kaçınılmaz seyri gibi algılanmasına yol açtı. Oysa yaşama görünenden çok daha dramatik bir biçimde başlamıştı. 

                                                                            Resim:  http://www.wga.hu/index1.html
Ressam bilinmiyor / Catherina de'Medici / Galleria degli Uffizi / Floransa
Francesco Melzi / Leonardo da Vinci Portresi / 1510 sonrası / Kraliyet Kütüphanesi / Windsor


Babası Urbino Dükü Lorenzo di Piero de’ Medici, annesi ise Fransa Kralı I. François’nın kuzeni olan Madeleine de la Tour d’Auvergne’ydi. Bütün bunlara rağmen Catherina, babası ticaretle uğraştığı için avam tabakasının bir üyesiydi. Daha kötüsü dünyaya geleli henüz iki hafta olmuşken annesini, ardından aynı ay içinde dönemin popüler hastalığı frengi nedeniyle babasını kaybetti. Dört yaşından itibaren siyasi ilişkilere yön veren evlilik anlaşmalarının başlıca konusu oldu. Birkaç yıl sonra Medici ailesi Floransa’da politik gücünü yitirince Catherina değişik manastırlarda ikamet etmek zorunda bırakıldı. Bu süreçte Katolik mezhebinin esaslarını, Yunanca, Latince ve Fransızca’yı öğrendi. Aslında bunlar iyi günleriydi. Medicilerden herhangi biri Floransa’yı ele geçirme planı yapsa bunun acısı Catherina’dan çıkartılıyordu. Bazen sokaklarda insanların alaylarına maruz kalıyor, bazen şehri kuşatan aile üyelerinin onu vurabilmesi için çıplak olarak surlardan sarkıtılıyordu. 

                                                 Resim:http://www.wga.hu/index1.html

          Agnolo Bronzino / Papa VII. Clement'in portresi / 1564-70 / Galleria degli Uffizi / Floransa

Bütün bunlardan kurtulduğunda kuzeni Guilio de’ Medici, Papa VII. Clement olarak Hristiyan dünyasına liderlik etmekteydi. Catherina ile ilgilendi. Dengeler aleyhinde değişmeden Catherina için karlı bir izdivaç tasarlanmalıydı. Bunu Papa olan kuzeni herkesten önce düşünüp, kocayı da kısa sürede bulmuştu. Fransa tahtına en yakın aday Orleans dükü Henry bu iş için biçilmiş kaftandı. Üstelik Henry’nin babası Kral I. François da bu işe sıcak bakıyordu. Sonuçta gelin hem yüklü bir servetin varisi hem de Papa’nın kuzeniydi. 
Yine de 14 yaşındaki gelinin bir sürü kusuru vardı. Ailesinin mirası pörtlek gözlere, yayvan ve huzursuzluk yaratan dudaklara sahipti.  Ayrıca hem yaşının küçük olmasından hem de fiziki özelliklerinin doğası gereği çok ufak tefekti. Üstelik bu çelimsiz hali onu olduğundan daha sevimsiz gösteriyordu. Geleceğin Fransa kraliçesini gösterişli bir hale sokmak gerekiyordu. Öncelik standardın çok altında kalan boy meselesine bir çözüm bulundu. Antik dönemden beri bilinen ayakkabı destekleri devreye girdi. Topuklu ayakkabı bir eşya olarak muhtemelen bu seviyede biri tarafından ilk defa kullanılacaktı. Son derece komik görünmesine karşın boyuna 5 santimlik katkı yapıyordu ve bu katkı hayati bir değerdeydi.

                                       Resim: http://arttattler.com/archivewomeninpower.html
Jacopo Chimenti / Catherina de'Medici ve II. Henry'nin düğün töreni / Galeria degli Uffizi / Floransa 


Leonardo da Vinci’li “topuklu ayakkabı” masalı…

Burada bir parantez açmakta fayda var. Modanın uzun yıllardır vazgeçilmezi ve muhtemelen ilelebet vazgeçilemeyecek aksesuarı topuklu ayakkabı ve Catherina de’Medici üzerine birçok hikaye anlatıldı. Bunlardan en çok itibar göreni içinde Leonardo da Vinci’yi bulduğumuz anlatıdır: Hikayede olaylar tam yukarıda anlattığımız gibi gelişir. Kızımız evlenecektir ve saraya gidecek kızın kat kat kumaş elbiselerin içinde bir ucube gibi görünmesini engellemek şart olmuştur. Mediciler yıllar yılı birçok çalışmasını finanse ettikleri Rönesans’ın dahisi Leonardo da Vinci’ye başvurur. Leonardo, velinimetlerine seve seve yardım eder ve Catherina için bir topuklu ayakkabı tasarlar. Böylece hem Leonardo hem de Catherina moda da çığır açan bir yeniliğin iki kahramanı olmuştur.
Doğrusunu söylemek gerekirse bu hikayenin gerçeği yansıtma ihtimali ne yazık ki yok. Öncelikle teknik olarak Leonardo ve Catherina’nın hiçbir zaman resmen tanışmadıkları kesindir.* Şöyle ki Leonardo 5 Nisan 1452’de doğmuş 2 Mayıs 1519 tarihinde Fransa’da ölmüştür. Catherina ise 1519 Mayıs’ında daha birkaç haftalık bir bebektir ve bu süre zarfında Floransa’dan hiç ayrılmamıştır. Dolayısıyla topuklu ayakkabı fikrinin kimden çıktığı bu aşamada karanlık bir noktadır. Leonardo’nun günlükleri ya da bıraktığı eskizler içinde bir topuklu ayakkabı fikri varsa bile bu konuda sağlam bir veriye ulaşılamamıştır.** Esasen Leonardo’nun “topuklu ayakkabının mucidi” olarak anılmasında kendisinin sayısız yenilikçi tasarımı ortaya koyan tarihteki en önemli zihin olmasının payı büyüktür. Yine de şöyle bir ayrıntıyı göz ardı etmemek bu konuya farklı bir boyut kazandırabilir. Rönesans İtalya’sında esasen çok yaygın olmasa da topuklu ayakkabı kadın ve erkekler arasında kullanılan bir nesnedir. Leonardo’nun çağının çok ilerisinde fikirler üretmesinden yola çıkarak, hali hazırda bilinen ve hatta kullanılan bir şeyi yeniden yorumlamış olma ihtimaline de dönemin rekabetçi ortamı göz önüne alındığında çok sıcak bakmadığımı belirtmek isterim.    

                                                                                   Resim:http://www.wga.hu/index1.html
Leonardo da Vinci'ye ait Lorenzo de'Medici portresi. Muhteşem Lorenzo adıyla tanınan ünlü tüccar Rönesans'ın en önemli sanat koruyucularından biriydi. Catherina de'Medici'nin büyük dedesi oluyordu.  

Fransız Sarayı’nda İtalyan modası…

Yeniden Catherina de’Medici’ye döndüğümüzde Fransızlar, yeni gelini oldukça garip bulmuşlardı. Buna rağmen onun ülkesinden getirdiği ve büyük bir kısmı şahsına ait olan “tuhaflıkları” kısa sürede benimsedi. Catherina’nın topuklu ayakkabıları Fransızları çok şaşırtmıştı; ancak bu şaşkınlık 19. yüzyıla kadar sarsılmaz biçimde saray ve çevresi arasında her iki cinsi de esir aldı. Catherina’nın yaptığı cilt maskeleri de meşhurdu. Özellikle kanatlı hayvanlardan seçilen dışkılarla yüzünü ve vücudunu ovmayı adet edinmişti. Daha çok 18. yüzyıl modası olan korse, Catherina’nın vazgeçilmez ilgi alanlarından biriydi. Sarayın zırh ustalarına yaptırttığı çelik korselerle beli 40 santimi bile bulmuyordu. Bu kukla görüntüsü gerçekten şok etkisi yaratıyordu. Güzel kokulara ve esanslara olağanüstü bir merak duyuyordu; bu nedenle İtalya’dan isim yapmış birkaç parfümcüyü de yanında getirtmişti. Fransız aristokratlar arasında kraliçenin güzel kokusu belki de en çok kıskanılan yönüydü. Güzel esanslara duyulan ilgi Fransa’da kısa sürede toplumun her kesimine yayıldı. Günümüzde Fransa’nın dünya parfüm pazarının hatırı sayılır bir kısmını elinde tutmasında Catherina’nın payı büyüktür. 

                                                                                         Resim:http://www.wga.hu/index1.html
    François Cloued /Aile üyeleri ile çevrelenen II. Henry ve Catherina de'Medici portresi/ Galleria degli Uffizi/ Floransa

Catherine’in gebe kalma yöntemleri…

Fransız sarayında Barok güzelliğin temellerini atan Catherina de’Medici’nin bir kraliçe olarak en büyük eksiği veliahttı. Kral açık bir biçimde Catherina’ya karşı ilgisizdi ve evlilik dışı bir çocuğu olmuştu. Catherina’nın üzerinde ciddi bir baskı kuruldu.  Ancak kraliçe kolay pes edecek değildi; şifalı kaplıcalara gitmeler, katır idrarı içmeler, sığır dışkısına bulanmalar,...10 yıl boyunca gebe kalmak için denediği yöntemlerden yalnızca birkaçıydı. Yıllar sonra nasıl olduysa saray hekimi Catherina’nın hamile kalmasını sağladı. Kraliçe bütün aşağılanmalarının ve çektiği onca eziyetin intikamı olarak mı bilinmez peş peşe 10 veliaht doğurdu. Bu çocuklardan 3’ü ilerde Fransa’nın tahtına oturacak anneleri de ülkeyi yöneten asıl güç olacaktı. 

Kraliçe "Yılan Madam" oluyor...


Kral II. Henry, 10 Temmuz 1559’da at üstünde mızrakla yapılan bir spor *** sırasında yüzünden aldığı darbeyle ölünce taht oğullarına kaldı. Catherina, oğullarının hükümdarlığı döneminde oldukça katı bir politika uyguladı. Tahtın kocasının mensubu olduğu Valois hanedanlığının tekelinde kalması için çocuklarını bile güç durumlara sokmaktan çekinmedi.  Yönetimi elinde tuttuğu sırada din savaşları ülke istikrarını sekteye uğrattı. Ama asıl kötü şöhretini 24 Ağustos 1572 tarihinde Aziz Bartholmeo Günü başlayan olaylara borçludur. Aziz Bartholmeo Katliamı olarak tarihe geçen olaylarda 3000’i Paris’te olmak üzere 50000’e yakın Protestan daha gün doğmadan Katolikler tarafından öldürülmüştür. Catherina’nın olayların başlamasını sağlayan suikast emrini verdiği ve oğlunu “Protestan Hıristiyanlardan kurtulması” yönünde teşvik ettiği bilinmektedir. Bu tarihten sonra zaten sevilmeyen Catherina “Kara Kraliçe” , “İtalyan mezarından çıkmış kurtçuk” , “Kötü kadın” gibi sıfatlarla anıldı…


Meraklısına not:  Leonardo da Vinci ve eserleri hakkında birçok kitap bulmak mümkün ama ben günümüzde Leonardo da Vinci Müzesi’nin yöneticisi, araştırmacı Alessandro Vezzosi’nin YKY’den çıkan “Leonardo da Vinci: Evren Bilimi ve Sanatı” başlıklı kitabını öneriyorum. Oldukça geniş bir içeriğe sahip bir kitap olmasının yanı sıra tahminimce her tür okuyucunun zevk alacağı nitelikte. NTV yayınlarının “Nasıl Bilirsiniz?” adlı kitabında hem Leonardo, hem Catherina, hem de başka birçok tarihe mal olmuş insanların hayatları ilginç yönleriyle ele alınmış. Son derece akıcı bir üslubu sahip kitap tanınmış  araştırmacılar John Lloyd ve John Mitchinson tarafından yazılmış.  Eğer tarih boyunca değişen güzellik anlayışını takip etmek istiyorsanız bu açıdan en severek önerebileceğim kitap da yine YKY etiketiyle çıkan Dominique Paquet’nin “Bir Güzellik Öyküsü” isimli kitabıdır. Kitaplar dışında Catherina ile ilgili burayı , Aziz Bartholmeo Katliamı ile ilgili burayı ,bunlar bana yetmez daha akademik bilgi arıyorum diyenlere de www.jstor.org’ adresini incelemelerini tavsiye ederim.
    
* İlginç bir tesadüf olarak Leonardo da Vinci Fransa’da öldüğünde I. François’nın hizmetindeydi. I. François, Catherina de’Medici’yi oğlu ile evlendirmiştir.
** Topuklu ayakkabı gibi gündelik hayatın bir parçası olan objenin Leonardo da   Vinci’ye mal edilmesi ya da bu türden bir spekülasyon yapılması ürünün popülaritesini arttırmak için tasarlanmış bir pazarlama yöntemi olabilir. Hakkında en çok araştırma yapılan ve kitap yazılan sanatçı olarak Leonardo da Vinci ve eserleri ile ilgili herhangi bir ciddi kaynakta böyle bir bilgiye rastlamadım. 
***Jousting