Eski bir şarkı Beyrut
için “Tüm zamanların Venüs’ü”
diyor. Akdeniz ve Orta Doğu bileşkesi
kimliğiyle gerçek bir tanrıça Beyrut. Tarih boyunca yakılıp yıkılmış ama
efsanevi Zümrüdü Anka Kuşu misali her sefer küllerinden doğmuş bir şehir.
Hayatın tadını bilen ve bütün gücüyle konuklarına bunu hissettiren bir Akdenizli...
Zengin bir tarih, gösterişli bir coğrafya, Akdeniz’de
binlerce yıldır göz kamaştıran bir şehir Beyrut. Fenike’den Roma’ya,
Emeviler’den Osmanlı’ya nice uygarlık görmüş, geçirmiş bu topraklar. Her gelen
bir iz, bir ses bırakmış bu gök kubbede.
Bütün farklı izleri, bambaşka sesleri aynı bestede, sonsuz bir uyumla
bir araya getirmeyi başarmış Beyrut. Kültürel
dokusuyla, sıcak ve duygulu insanlarıyla, lezzetli mutfağıyla yaşamın her
saniyesinin değerini bilen bir şehir.
Kitaplarda, filmlerde, şarkılarda anlatılan gizemli bir
liman Beyrut. Akdeniz’in harikulade
güneşinde gözleri kamaştıracak ışıltılarla parlayan Güvercin Kayalıkları’ndan
(Pigeon Rocks) bu şehrin doğa eliyle yaratılmış sembollerinden biri. Gün boyu güneşin aynasında kızıldan
gümüşe bir renk paletinde yüzen Güvercin
Kayalıkları, özellikle fotoğraf çekmek için doğru adres. Hele bir de hava
durumu uygunsa kayalıkların etrafında küçük bir tekne gezintisi yapmak mümkün.
Lübnan egzotik ve leziz mutfağıyla haklı bir şöhrete sahip.
Hal böyle olunca günün her öğünü ayrı bir ritüel gibi düzenleniyor. Geleneksel, süzme yoğurtlu Lübnan
kahvaltıları için Beyrut’un görkemli marinası Zaitunay Bay’a uğramak keyifli
olacaktır. Zaitunay Bay sıra sıra
dizilmiş restoranları, kıyısına demirlemiş lüks tekneleri, zarif mimarisiyle
Beyrut’un keyifli noktalarından biri. Marina dünyanın her yerinden gelen konuklarla
dolup taştığı için dünya mutfağından seçenekler sunan restoranlar da
alternatifler arasında.
Beyrut Marina'dan şehrin merkezi
olan Downtown, yürüme mesafesinde. Downtown
dünyanın bütün seçkin markalarını bulabileceğiniz, tarihi mekanlara da ev
sahipliği yapan, mimarisi ve konumuyla adeta Beyrut'un kalbi. Tarihi saat
kulesiyle ünlü Nejmeh Meydanı, Memlük
devrinin yaşayan anıtı Al-Omari Camii, parlamento
binasına yakın konumda bulunan Roma hamamı kalıntıları,
St.Elias Kilisesi, St. George Manorite Kilisesi gibi Beyrut'un tarihi serüveninden ve kültürel
çeşitliliğinden izler taşıyan birçok eser de Downtown'un mulaka görülesi
yerleri arasında. Beyrut'un trajik geçmişini yansıtan Şehitler
Anıtı ve yakın tarihte yapılmasına rağmen mavi kubbesiyle şehrin
sembollerinden biri olan Muhammed El-Emin Camii de
bu bölgenin popüler ziyaret rotalarından. Şehrin nabzı hiç düşmeyen
bölgelerinden biri de Hamra Caddesi . Hamra
tatlıcıları ve kafeleriyle gece geç saatlere kadar canlılığını koruyan,
keyifli mekanlara ev sahipliği yapan bir
cadde.
Gündüz
şehri keşfederken klasik Lübnan tatlarına da küçük bir başlangıç yapılabilir. Orta
Doğu ve Akdenizli sentez Lübnan mutfağının büyük şöhretlerinden biri olan
falafel, hiç şüphesiz bu tatların başında geliyor. Beyrut’un sürekli dolup,
boşalan ve yıllardır aynı tadı korumayı başaran falafelcilerinden biri Hamra
Caddesi üzerindeki Barbar. Burada başta
falafel olmak üzere,Lübnan mutfağına özgü bütün yemekleri
tadabilirsiniz.
Beyrut’un şehir hayatından biraz uzaklaşıp doğal
güzelliklerine dokunmak için dünyaca ünlü Jeita Grotto’nun yoluna düşmek gerek.
Jeita Grotto'nun içinde
bulunduğu Nahr al-Kalb bölgesi şehir merkezine 20 km kadar bir uzaklıkta
bulunuyor. Yemyeşil bir vadi ile karşılaşınca, gündelik telaşlara kapılmış
şehir merkezi buradan çok uzaktaymış gibi geliyor. Jeita Grotto birbirine bağlı iki katlı
karstik oluşumlu bir mağara. Üst katı yürüyerek gezilebilirken; alt katı yağış
durumuna göre botla geziliyor. Üst Jeita'dan alt Jeita'ya oyuncak görünümlü
şirin mi şirin bir tren vasıtasıyla geçiliyor. Adeta harikalar diyarı hissiyatı
yaşatan Jeita'da zamanı durdurmak isteyeceksiniz.
Şehrin
cazibe merkezlerinin bir diğeri Jounieh kasabasındaki kutsal Harissa Tepesi. Jounieh, Beyrut'a 22 km mesafede
bir sahil kasabası. Harissa'ya karayoluyla ya da Jounieh'den teleferik
aracılığıyla ulaşılabiliyor. Harissa, Lübnan’daki
haç noktalarından bir tanesi. Burayı Hıristiyan hacılar için en önemli yapan
şey, 1908 yılında açılışı yapılan sarmal bir kaidenin üzerinde 15 ton
ağırlığı ile Lübnan’ı izleyen Meryem Ana heykeli. Heykele tırmanırken fotoğraf makinanızı yanınıza almayı
ihmal etmeyin. Zira Meryem Ana'ya yaklaştıkça Akdeniz'e serilmiş Beyrut ve
Jounieh manzarası oldukça etkileyici. Harissa Tepesi'nden ayrılmadan çevredeki
kiliseleri ziyaret edebilir ve hediyelik eşya mağazalarından bir Harisa
hatırası edinebilirsiniz.
Beyrut
gücünü tarihe sımsıkı sarılmış köklerinden alıyor. Özellikle Antik devrin
ticaretle özdeşleşen uygarlığı Fenike ve Osmanlı mirasını yakından görmek
için, şimdilerde sayfiye mekanı olan
Byblos ‘u görmek gerek. 7000 yıllık
tarihiyle her yıl binlerce gezgini ağırlayan Byblos
küçük bir sahil kasabası. Modern alfabenin temellerinin atıldığı bu
kadim kentte Fenike'den Osmanlı'ya birçok medeniyetin içinde yürüyorsunuz. Fenike Nekropolü, Haçlı Kalesi, Osmanlı Evi, Roma Tapınağı, Fenike
Surları, Roma Tapınağı,... derken zaman uçup gidiyor. Byblos'un çarşılarında
dolaşırken yerel baharatlar satan aktarlara uğramayı unutmayın.
Tarih
deyince birçok gezginin Beyrut’a gelme nedeni olan Baalbek, Beyrut’tan
85 km uzaklıkta yer alıyor. Bekaa Vadisi
içinde kalan Baalbek erken dönemlerden itibaren tapınak alanı olarak
kullanılmış bir bölge. Ama günümüzdeki şöhretini Roma devrinden kalan Jüpiter,
Venüs ve Baküs’e adanmış tapınaklarına borçlu. Baalbek’te bulunan Baküs
tapınağı, Roma devrinden çağımıza mimari bütünlük içinde ulaşan en iyi
durumdaki örneklerden biri olmasıyla da önemli.
Tabi
ki Beyrut deyince dillere destan gece hayatından söz etmek olmaz. Beyrut'ta
eğlence 365 güne yayılmış devam ediyor. Rengarenk, canlı, sürprizlerle
gösterilerle dolu geceler bir Beyrut seyahatinin olmazsa olmazı arasında. Şehir
merkezinde bulunan Gemmayzeh, retoranları
,barları, kafeleri ve pubları ile Beyrut gece hayatının nabzının hızla attığı
bir yer. Önce Le Chef gibi yerel
mezeleri ve kebapları sunan bir mütevazı bir restoranda, muhteşem bir yemek
yiyip ardından Gemmeyzeh Caddesi'nin irili ufaklı eğlence mekanlarında bir tur
yapabilirsiniz. Orta Doğu'ya kadar gelmişken
sazlı, sözlü, göbek dansı gibi eğlenceleri sunan bir akşam geçirmek isteyenler
için de Beyrut en doğru şehir.
Not: Yazı SunExpress'in uçak içi yayını SunTimes Mart /2019 sayısı için kaleme alınmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder